Yaratıcı Drama Nedir?
Yaratıcı drama; Bir grup çalışması içinde ve ele alınan konu çerçevesinde, eski bilgilerden yararlanarak, durum ve yaşantıları doğaçlamalarla gözden geçirip, konuyla ilişkili yaratıcı ürünler oluşturulan, dönüşüm yaratma sürecidir.
Yaratıcı drama etkinlikleri sürecinde gerçekleşen rol üstlenerek gözden geçirilip anlam yüklenen yaşantıların yanı sıra, çeşitli alanlarla ilişkilendirilerek farklı ürünlerin ortaya çıkması, söz konusudur. Yaratıcı drama etkinliklerinde yaratıcı yanların farkına varılması, kişilerin farklı düşünceler geliştirmesini sağlamaktadır. Çünkü doğaçlamalarda olduğu kadar yaratıcı dramanın aşamalarından biri olan oluşum sürecinde, kişi imgesel düşünerek yaratıcı yanlarını geliştirme fırsatı bulmakta ve farklı alanları birleştirerek yeni ve farklı ürünler ortaya çıkarmaktadır. “Yaratıcı drama, imgesel düşüncenin eyleme dönüştüğü bir süreçtir.” (Courtney, 1989). İmgesel düşüncelerin geliştiği yaratıcı drama süreçleri öncelikle sanat alanlarında gelişmelere neden olmakta, ayrıca bilim, kültür alanlarında da yaratıcı düşünceler geliştirilmesini sağlamaktadır.
Yaratıcı drama çoğunlukla sanatlar eğitimi alanı olarak düşünülmesine rağmen birçok alanda yaratıcı düşünce geliştirilmesine zemin hazırlamaktadır. Bu nedenle “Drama günümüzde sadece sanat eğitiminin bir dalı değil, farklı pek çok konunun öğretiminde de bir öğretim yöntemi olarak kabul görmektedir” (Heathcote, 1991). Akla gelebilecek her tür eğitimde bir yöntem olarak yaratıcı dramadan yararlanılabilir. Çünkü yaratıcı drama ile verilen eğitimlerde kalıcı öğrenmeler elde edilir. Sadece sanat alanında yaratıcı ürünler ortaya çıkarılmadığı artık kabul görmüş bir düşüncedir. Kişi her alanda yaratıcı yeteneklerini kullanabilir. “Sanat dallarının etkileşiminin yaratıcı dramada önemli oluşu kadar, diğer bilimsel ve yarı bilimsel disiplinlerin de yaratıcı drama eğitimbiliminde yer alması söz konusudur.”(San, 2018) Bu nedenle yaratıcı drama hayata hazırlayan gelişimler sağlamasının yanı sıra, yaşamdan elde edilmiş bilgi ve becerilerin dönüştürülerek farklı bir bakış açısıyla ele alınmasının yolunu açmaktadır. “Drama, bireyde var olan bilginin değiştirilmesi, ayarlanması, yeniden şekillendirilmesini ve düzenlenmesini sağlamaktadır” (Bolton, 1985). Yapılacak her tür eğitimde yaratıcı drama yöntem ve teknikleri kullanılarak, mevcut bilgiye farklı bir boyut katılabilir.
Günümüzde yaratıcı drama, etkin olarak kullanılmakta ve her tür eğitimin içinde “yaparak – yaşayarak öğrenme” tanımlamasıyla birlikte anılmaktadır. Geleneksel öğretim biçimlerinden farklı olarak, yaratıcı drama eğitimlerinde kişiler yaparak ve yaşayarak öğrenmekte, öğretilecek durumun içinde -mış gibi- yaparak, gerçek olayı (durumu) taklit edip, bütün duyu ve duygularıyla yer almaktadır. Böylece birey kendi bildiği bazı konularda düşünme fırsatı bulmakta, bildiği birçok durumu yeniden gözden geçirip şekillendirmektedir. Yaratıcı drama ortamında yapılan doğaçlamalar, olayın tam olarak yaşanmasından çok, “-mış gibi yapmak” – “-mış gibi yaşamak”tır. Dolayısıyla “yaparmış gibi – yaşarmış gibi” öğrenme gerçekleşmekte, kişi belki de hayatı boyunca karşılaşmayacağı olayları canlandırarak, o konuda bilgi ve birikimini düzenleyerek yeni bir bakış açısı kazanmaktadır. “Drama, bireyde var olan bilginin değiştirilmesi, ayarlanması, yeniden şekillendirilmesini ve düzenlenmesini sağlamaktadır” (Bolton, 1985). Yaratıcı drama etkinlikleri sırasında olayın (durumun) benzerinin içinde bütün duyu ve duygularıyla yer alan kişi, bilgilerini yeniden şekillendirerek kalıcı öğrenmeler gerçekleştirmektedir. Çeşitli araştırmalarda da belirtildiği gibi insanlar, bütün duyu organlarının işe koşulduğu durumlarda elde ettikleri bilgiyi daha çok hatırlamaktadırlar. Öğrenmede ne kadar çok duyu organı devreye girerse, o kadar çok kalıcı bilgi elde edilir. Yaratıcı dramanın en önemli özelliği kişinin duygularının ve beş duyusunun yanı sıra, farklı organlarının da aynı anda kullanılabileceği ortamlar sunmasıdır. Birçok duyu organının devreye girmesini sağlayan yaratıcı drama, sonraki yaşantı süreçlerinde üstlenilecek birçok role hazırlık yapılmasına olanak sağlar. Çünkü deneme fırsatı bulunamayacak ve bir anda insanın karşısına çıkma ihtimali olan yaşantılar, yaratıcı drama içinde rol yapılarak, üzerinde yeniden düşünme fırsatları yaratır. Yaratıcı drama uygulamaları sırasında, normal hayatta deneme fırsatı olmayacak yaşantıların roller içinde yapılan alıştırmalarla denenmesi, her tür sanat, kültür ve bilim alanında ürünler oluşturma olanağı yaratılması, geleceğe hazırlanmanın yanı sıra ve hayal kurma ve yaratıcı düşünceler geliştirme olanakları yaratır. Rol oynayarak öğrenmeler sağlayan ve düş gücünü geliştiren yaratıcı dramayı, her tür eğitim etkinliğinde kullanma olanakları vardır. “Yaratıcı drama; düş gücünün alabildiğine genişletilebildiği bir alandır.” (O’Neill & Lambert, 1989) Bu nedenle sadece tiyatro tekniklerinin kullanıldığı ve sadece rol yapılarak yaratıcılığın geliştirileceği anlayışının üstünde ele almak gerekmektedir.
Ülkemizde ve dünyada yapılan birçok tanım ve uygulama incelendiğinde yaratıcı drama, doğaçlamadan ibaret olan bir sınırda ve yaratıcı yanların sadece bu doğaçlamalarda ortaya çıktığı gibi dar bir çerçeve içinde ele alınmaktadır. Olması gereken bu algılama dışında bir bakış açısı geliştirilmesi ve sanat, bilim ve kültür alanlarındaki her tür disiplinle ilişkilendirilen ısınma ve doğaçlamaya paralel oluşumlarla, her alanda yaratıcılığı geliştirdiği düşüncesinden hareket edilmesidir.
Bolton, G. (1985). Changes in thinking about drama in education. Theory into Practice. 24(3), 151-157
Courtney, R. (1989). Culture and the Creative Drama Teacher. Youth Teathre Journal, Vol.3, No:4.
Heathcote, D. (1991). Collected writings on education and drama. London: Hutchinson.
O’Neill, C., Lambert, A., 1989. Dialogue and Drama: The Transformation of Events, Ideas and Teachers. Language Arts. Vol 66, No 2.
San, İ. (2018), Yaratıcı Drama ve Müze, İstanbul, Yeni İnsan Yayınevi.
Etiketler: doğaçlama, eğitim, Mete Akoğuz, sanat, Yaratıcı Drama, yaratıcılık